Kur'an Mealleri

996|7|42|وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَعَمِلُوا۟ ٱلصَّٰلِحَٰتِ لَا نُكَلِّفُ نَفْسًا إِلَّا وُسْعَهَآ أُو۟لَٰٓئِكَ أَصْحَٰبُ ٱلْجَنَّةِ هُمْ فِيهَا خَٰلِدُونَ
7:42. Vellezîne âmenû ve amilus sâlihâti lâ nukellifu nefsen illâ vus’ahâ ulâike ashâbul cenneh(cenneti), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne).

7:42. İman edip sâlihâtı1 yapanlar- ki hiç kimseye gücünün yettiğinden başkasını yüklemeyiz- Onlar, orada sürekli kalacaklardır.

1- Sâlihât, davranış yolu ile bütünüyle dışa yansıyan imandır. Bu sözcüğün karşıtı “seyyiat” yani kötülük sözcüğüdür. Sâlihât, kötülüğe karşı mücadele etmek, bozuk olan şeyi düzeltmeye çalışmak, yapıcı olmak, iyi olmak ve iyiye yönlendirmek demektir.


7:42. And those who believed and made/did the correct/righteous deeds, We do not burden/impose a self except its endurance/capacity , those are the Paradises’ owners/company , they are in it immortally/eternally.