Kur'an Mealleri

5135|59|11|أَلَمْ تَرَ إِلَى ٱلَّذِينَ نَافَقُوا۟ يَقُولُونَ لِإِخْوَٰنِهِمُ ٱلَّذِينَ كَفَرُوا۟ مِنْ أَهْلِ ٱلْكِتَٰبِ لَئِنْ أُخْرِجْتُمْ لَنَخْرُجَنَّ مَعَكُمْ وَلَا نُطِيعُ فِيكُمْ أَحَدًا أَبَدًا وَإِن قُوتِلْتُمْ لَنَنصُرَنَّكُمْ وَٱللَّهُ يَشْهَدُ إِنَّهُمْ لَكَٰذِبُونَ
59:11. E lem tere ilellezîne nâfekû yekûlûne li ihvânihimullezîe keferû min ehlil kitâbi le in uhrictum le nahrucenne me’akum ve lâ nutîu fî kum ehaden ebeden ve in kûtiltum le nensurennekum, vallâhu yeşhedu innehum le kâzibûn(kâzibûne).

59:11. Nifak1 çıkaranları görmüyor musun? Kitap Ehli’nden Kâfir2 yoldaşlarına: “Eğer siz yurdunuzdan çıkarılacak olursanız, kesinlikle biz de sizinle birlikte çıkarız. Sizin aleyhinize olan konularda kimseye boyun eğmeyiz. Eğer sizinle savaşırlarsa, kesinlikle size yardım ederiz.” derler. Allah, tanıklık eder ki onlar gerçekten yalancıdırlar.

1- Nifak, birden çok inanca sahip olmak, inanmadığı halde çıkarı için ve çeşitli nedenlerle inanıyor gibi görünmek; ikircikli davranmak, Müslümanlara olan düşmanlığını gizlemek demektir. Kertenkele ve yaban faresinin yer altında birçok yuvası olduğu ve bu yuvalardan hangisine gittiği bilinmediği için, bunların yuvalarına da “nufeka” ve “nafika” denmektedir. 2- Kâfir, örten demektir. Gerçeğin üzerini örten, nankörlük eden, vahye inanmayan, güvenmeyen ve kabul etmeyen; Allah’ı ve vahyi reddeden kimse. Küfr, İman’ın, emin olmanın, güvenmenin, onaylamanın karşıtıdır.


59:11. Did you not see to those who exercised hypocrisy, they say to their brothers those who disbelieved from The Books’ people: "If (E) you were brought out, we will go out (E) with you. And we do not obey anyone in (from) you ever (E), and if you were fought/killed, We will give you victory/aid (E)." And God witnesses/testifies that they truly are liars/deniers/falsifiers (E).