Kur'an Mealleri

622|4|129|وَلَن تَسْتَطِيعُوٓا۟ أَن تَعْدِلُوا۟ بَيْنَ ٱلنِّسَآءِ وَلَوْ حَرَصْتُمْ فَلَا تَمِيلُوا۟ كُلَّ ٱلْمَيْلِ فَتَذَرُوهَا كَٱلْمُعَلَّقَةِ وَإِن تُصْلِحُوا۟ وَتَتَّقُوا۟ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَّحِيمًا
4:129. Ve len testatîû en ta’dilû beynen nisâi ve lev harastum fe lâ temîlû kullel meyli fe tezerûhâ kel muallakah(muallakati). Ve in tuslihû ve tettekû fe innallâhe kâne gafûran rahîmâ(rahîmen).

4:129. Ne kadar isteseniz de kadınlar arasında1 tam anlamı ile adaletli olmaya kesinlikle güç yetiremezsiniz. O halde, anlaşmazlığı çözümsüz hale getirip, onları yüzüstü bırakmayın. Eğer, arayı düzelterek, takvalı davranırsanız kuşkusuz ki Allah, Çok Bağışlayıcı’dır, Rahmeti Kesintisiz’dir.

1- Aranızdaki anlaşmazlık konusunda. (Bir önceki ayette ortaya çıkan nuşûz/geçimsizlik, ihmal konusu.)


4:129. And you will never be able that you be just/equitable between the women, and (even) if you held onto stingily and desired strongly (were very careful), so do not bend/sway all the bend/inclination, so you leave her as/like the suspended neither properly married nor divorced and free to remarry (abused, abandoned and neglected), and if you reconciliate, and you fear and obey (God), so then God was/is a forgiving, merciful.