Kur'an Mealleri

2428|20|82|وَإِنِّى لَغَفَّارٌ لِّمَن تَابَ وَءَامَنَ وَعَمِلَ صَٰلِحًا ثُمَّ ٱهْتَدَىٰ
20:82. Ve innî le gaffârun li men tâbe ve âmene ve amile sâlihan summehtedâ.

20:82. Ben, tevbe eden, iman edip salihatı yapan1, doğru yolda olan kimseyi kesinlikle bağışlarım.

1- “İman edip, sâlihâtı yapanlar” terkibini “İman edip iyi işler yapanlar” diye çevirmek doğru değildir. Salihâtı yapmak iyi işler yapmaktan farklı anlama sahiptir. Sâlihât, davranış yolu ile bütünüyle dışa yansıyan imandır. Bu sözcüğün karşıtı “seyyiat” yani kötülük sözcüğüdür. Sâlihât, kötülüğe karşı mücadele etmek, bozuk olan şeyi düzeltmeye çalışmak, yapıcı olmak, iyi olmak ve iyiye yönlendirmek demektir.


20:82. And that I am forgiving often/a forgiver (E) to who repented and believed and made/did correct/righteous deeds then was guided.