Kur'an Mealleri

43|2|36|فَأَزَلَّهُمَا ٱلشَّيْطَٰنُ عَنْهَا فَأَخْرَجَهُمَا مِمَّا كَانَا فِيهِ وَقُلْنَا ٱهْبِطُوا۟ بَعْضُكُمْ لِبَعْضٍ عَدُوٌّ وَلَكُمْ فِى ٱلْأَرْضِ مُسْتَقَرٌّ وَمَتَٰعٌ إِلَىٰ حِينٍ
2:36. Fe ezellehumâş şeytânu anhâ fe ahrecehumâ mimmâ kânâ fîh(fîhi), ve kulnâhbitû ba’dukum li ba’din aduvv(aduvvun), ve lekum fîl ardı mustekarrun ve metâun ilâ hîn(hînin).

2:36. Fakat şeytan onları, oradan kaydırdı. Böylece ikisini de içinde bulundukları durumdan çıkardı. Biz de: “Birbirinize düşman olarak inin.1 Yeryüzü, belli bir süreye kadar size barınak ve geçinme yeri olacak.” dedik.

1- İhbitu”, sözcüğü “inin” anlamına gelmektedir. Ancak bu inme, yüksek bir yerden alçak bir yere inmek anlamında değil, iyi bir konumdan, kötü bir konuma inmektir. Değerde azalmayı ifade etmektedir. Ayette, “köyden şehre inmek” deyimindeki “inme” anlamındaki inmeden, yani “yer değişikliğinden” söz edilmektedir. Dolayısıyla “Cennet’ten dünyaya inmek” şeklinde anlam verilmesi doğru değildir. “İhbitu/inin sözcüğü bu surenin 61. ayetinde de bu anlamda geçmektedir. Sözcük, söz konusu ayette, “Mısır’a inin.” şeklinde yer almaktadır.


2:36. So the devil made them (B) slip/fall/sin from it, so he brought them (B) out from what they were (B) in it, and We said: "Descend/decline some of you to some (are) an enemy and for you in the earth/Planet Earth (is) settlement and long life/enjoyment to a time ."