Kur'an Mealleri

222|2|215|يَسْـَٔلُونَكَ مَاذَا يُنفِقُونَ قُلْ مَآ أَنفَقْتُم مِّنْ خَيْرٍ فَلِلْوَٰلِدَيْنِ وَٱلْأَقْرَبِينَ وَٱلْيَتَٰمَىٰ وَٱلْمَسَٰكِينِ وَٱبْنِ ٱلسَّبِيلِ وَمَا تَفْعَلُوا۟ مِنْ خَيْرٍ فَإِنَّ ٱللَّهَ بِهِۦ عَلِيمٌ
2:215. Yes’elûneke mâzâ yunfikûn(yunfikûne), kul mâ enfaktum min hayrin fe lil vâlideyni vel akrabîne vel yetâmâ vel mesâkîni vebnis sebîl(sebîli), ve mâ tef’alû min hayrin fe innallâhe bihî alîm(alîmun).

2:215. Sana neyi infak1 edeceklerini soruyorlar. De ki: “Hayır2 adına ne harcayabilirseniz; o, anne ve babaya, akrabalara, yetimlere, yoksullara ve yol oğlunadır.3 Hayır adına her ne yaparsanız kuşkusuz Allah, Her Şeyi Bilir.”

1-Yardım. 2- Sahip olduğunuz varlıktan, maldan ve mülkten. 3- “İbnu’s-sebili,” deyim olarak “yol oğlu” demektir. Bu deyime, “yolda kalanlar” anlamı verilmesi doğru değildir. Zira sebil, karayolu anlamında “yol” demek değildir. Sebil, bir konuda seçim yapmak anlamında “iki yol” dan birini seçmek yani “tercih edilen yol” demektir. Hakk veya Batıl yoldan birini tercih etmektir. Bu deyimin anlamı “yolda kalanlar” değil, büyün varlığı ile “Allah yolunda” çalışma yolunu tercih etmiş ve bundan dolayı yardıma muhtaç duruma düşmüş olanlar anlamındadır. Ayrıca yaptığı bir şeyi imkânsızlık nedeni yarım kalmış kimselere de denmektedir.


2:215. They ask/question you what (should) they spend, say: "What you spend from goodness/wealth , so to the parents, and the nearest/closest, and the orphans , and the poorest of poor/poor oppressed, and the traveler/stranded traveler, and what you make/do from goodness , so then God (is) with it knowledgeable."